Müjdeye Mazhar Olmak

İbadet, Allah’a karşı gösterilecek saygı, tazim ve hürmettir.

İbadet, Allah’ın emirlerini yerine getirmek, yasakladığı bütün haramlardan uzaklaşmak manasına gelir.

İnsan yalnız O’na ibadet ederek; sadece Allah’ın kulu olduğunu idrak eder ve yalnız ondan yardım isterse dünya ve ahiret saadetine kavuşur. Zaten kulluk, yaratılışımızın en büyük gayesi değil midir?

Şöyle bir düşündüğümüzde alemdeki tüm varlıkların, ibadet halinde olduğunu görürüz:

“Yedi gök, dünya ve ikisi arasında olanlar, O’nu tespih ederler. O’nu övgü ile tespih etmeyen hiçbir şey yoktur. Fakat siz onların tespihini fark edemezsiniz”(İsra;44).

“Göklerde ve yerde olan her şey; Güneş, Ay, yıldızlar, dağlar, ağaçlar, hayvanlar ve insanlardan çok kimseler hep Allah’a secde ederler.” (Hac;18).

Artık modern ilmin de ispatlamış olduğu gibi; atomun yapısını çekirdek etrafında dönen negatif yüklü elektronlar oluşturur. Samanyolu Galaksisinde güneş etrafında başta dünyamız olmak üzere gezegenler döner; bu gezegenler varlıklarını bu dönüşlerine borçludurlar. Yine bu gezegenlerin çevresinde dönen dünyamızın etrafındaki ay gibi uyduları vardır. Aslında Mevlevi Semazeninin döndüğü gibi, tüm maddelerin yapıtaşı atomdan; dünyamıza, varlıklar dönme şeklindeki bu hareketleri ile Allah’ı tespih etmekte, ibadet etmekte; İsra Süresinde Rabbimizin ifade ettiği gibi: “De ki; hepsi varoluş programları doğrultusunda fiiller ortaya koyarlar”(İsra 17;84).

“Ben cinleri ve insanları sadece Bana ibadet etsinler diye yarattım.” (Zariyat;56)

Yukarıdaki ayet-i kerimede de görüldüğü üzere; insanları ibadet etmeleri için yaratan Cenâb-ı Allah, bizlerden yapmakta olduğumuz zorunlu ibadetin dışında şuurlu ibadete geçerek, kulluk etmemizi ihlâsı yakalamamızı istemektedir. Şu unutulmamalıdır ki; ibadetin esasıdır ihlâs. Bu da sadece Allah’ın rızası gözetilerek, riyadan, gösterişten, dünyevi beklentiden uzak durarak yapılan ibadetlerle sağlanır.

Yüce Rabbimize hasret ve yakarış ile dopdolu olan kul, Allah’ın da karşılık vermesi ile huzura kavuşur. “Ey huzur içinde olan mutmain nefis!” Sen O’ndan razı, O da senden razı. Hadi gir (İyi) kullarımın arasına, hadi gir Cennetime.” (Fecr;27-30) ayeti kerimesindeki müjdeye mazhar olur.

İbadet, insanı Allah’a yaklaştıran ve Allah ile buluşturan en güzel vasıta, bir kulun dünyada erişebileceği makamların en yücesidir. Hepimiz çok iyi biliriz ki; hayatımızın en değerli, huzurlu zamanları ibadetle geçirdiğimiz vakitlerdir.

Cenâb-ı Hakk eksiksiz bir şekilde ibadet edebilmeyi, yapacağımız ibadetlerle İlahi aşkı yakalamayı, O’na ibadet etme hazzını yaşamayı nasip etsin. Amin.

Facebook

Twitter