BAYRAM ALIÅžVERİŞİNÄ°ZÄ° YAPTINIZ MI? Yüklenme tarihi 26 Ekim 2015 Yükleyen Ali Bestami Kepekçi Mübarek Ramazan Ayının son günlerini yaşıyoruz artık. Bir yandan Ramazan-ı Åžerifin bizi terk etmesinin hüznü varken bir yandan da bayrama ulaÅŸmanın heyecanı sardı bizleri. VatandaÅŸlarımız yoÄŸun bir ÅŸekilde bayram hazırlıkları yapıyor, alışveriÅŸler yapılıyor. Bayram alışveriÅŸi için pazara çıkan vatandaÅŸ ekonominin gerçek yüzünün, hiç de hükümetin açıkladığı rakamlardaki gibi olmadığını görüyor. Son bir haftada sebze ve meyve fiyatlarında gerçekleÅŸen yüzde yüze varan artış, bayram alışveriÅŸini çileye dönüştürüyor Bayram telaşı arz–talep dengesini tüketici lehine bozunca, bayram hazırlıkları için çarşı pazara çıkan halk yüksek fiyat sürprizi ile karşılaşıyor. Ãœlkemizde tarım sektörü çok zor günler geçiriyor. Ãœretim miktarı geçen yıllara göre düşüyor. Bu da arz-talep dengesini talep lehine bozuyor. Durum böyle olunca fiyatlar da artıyor. Zannetmeyin ki vatandaşın parasının olduÄŸundan, talep artıyor. Ãœreticiler normal zamanda vatandaşın alım gücü olmadığı için mallarını satacak kiÅŸi bulamıyorlar, çoÄŸu kez zararına satış yapıyorlar. Bayram alışveriÅŸi gibi, özel durumlarda milletimiz farklı harcamalarından daha da kısıp, pazarlara koÅŸuyor. Bu da bitmek üzere olan tarım sektöründe yoÄŸun talebe göre ürün azlığından dolayı fiyatları yükseltiyor. Serbest piyasa ekonomisi gereÄŸi, fiyatlara da herhangi bir devlet kuruluÅŸu karışamayınca, olan tüketiciye oluyor.Ekonomide sürekli büyüme için arzında talebinde sürekli olması gerekir. Arz veya talepteki kesinti, ekonomiyi sekteye uÄŸratır. Bu ekonomide olmazsa olmaz bir kuraldır. Ama ne var ki; ÅŸu an uygulanan IMF modelleriyle bu dengenin saÄŸlanması hiçbir zaman mümkün deÄŸildir. Çünkü IMFÂ’nin örnek aldığı ekonomi modellerine göre her arz kendi talebini oluÅŸturur ya da serbest piyasa koÅŸullarında arz talebe eÅŸit olur. Ama gerçek hiç de böyle deÄŸildir. Gerçek böyle olsa idi; bayram alışveriÅŸleri ile artan talep artışı nasıl açıklanacak. Pek yakında dünya çapında bilim adamlarının katılımıyla yapılacak Uluslararası Ekonomi Kongresiyle kamuoyuna sunulacak Prof. Dr. Haydar BaÅŸ BeyÂ’in ortay koyduÄŸu Milli Ekonomi Modelinde talep arzdan eksiktir. Talebin arzdan eksik oluÅŸu hem ilahi bir kural hem de bir ekonomi gerçeÄŸidir. Ä°ÅŸte bu noktada devlet iradesi devreye girmeli, arzdan eksik olan talebi artırmalı, arz-talep dengesini saÄŸlamalıdır. Bunun da en kestirme yolu, tüketici kesimden alınan vergilerin minimaliz edilmesi, ya da sıfırlanmasıdır. Ä°sterseniz bu noktadan sonra Milli ekonomi Modelinin sahibine kulak verelim: “Milli modelde, üretici ve tüketici olarak iki sınıf mevcuttur. Ãœreterek, mal ve hizmet satarak servet sahibi olan kesim üreten kesimdir. Ãœretime emeÄŸiyle ortak olan ancak sabit gelire sahip bulunan memur, işçi, emekli, çiftçi gibi gruplar tüketiciyi oluÅŸturur. Ãœreten sınıfın ürettiÄŸi mal ve hizmetine müşteri bulabilmesi tüketen kesimin satın alma gücüne baÄŸlıdır. Ekonominin çarklarının dönmesi için öncelikle tüketim gücünün yerinde olması gerekir. Ekonomide tüketicinin talebinin üreticinin arzından eksik olduÄŸu bir iktisadi kural olduÄŸuna göre, vergi ve sıfır faizli kredi politikalarıyla bu durum dengelenir. Mevcut bütçe gelirlerinde tüketim gruplarından alınan vergiler zaten 10 katrilyonu aÅŸmamaktadır. Bu miktarın vergi gelirleri içindeki payı 20 gibi çok düşük bir rakamdır. Tüketiciden bu para alınmayarak, bunun yanında sıfır faizli tüketici kredileriyle piyasanın iki aktöründen bir olan talep tahrik edilmelidir. Talebin yükselmesi üreticiyi de tahrik edecek o da arzı artıracaktır. Arz kesiminin sıfır faizli kredilerle üretim imkânları desteklenmeli ve ihraç etmesi teÅŸvik edilmelidir. Tüketim kesiminin satın alma gücündeki artış oranı talebine yansıyacağından daha önce 100 milyarlık satış yapan üretici 800 milyarlık belki de daha fazla ciro elde edecek ve devlete verdiÄŸi vergi de aynı oranda artacaktır. Görüldüğü gibi Milli Ekonomi Modeli’nde hem üreten hem tüketen aktif haldedir ve devlet de kazançlıdır. Bu sistemde duraÄŸanlık dönemi yaÅŸanmaz ve ekonomide sürekli büyüme dönemi baÅŸlar. Bu amaç doÄŸrultusunda Milli Ekonomi Modeli günümüz iktisadi görüşlerini rafa kaldıran yegâne modeldir./Prof. Dr. Haydar BAŞ” Dr.Ali Bestami Benzer Yazılar Kırlangıcın hikayesi Yankı Gece ile Gündüzü Nasıl Ayırt Ederiz? Oruçla? HEMEN PAYLAÅžFacebookPinterestTwitterLinkedinEmailWhatsapp