Kelin ilacı olsa… Yüklenme tarihi 3 Mart 201926 Temmuz 2021 Yükleyen Ali Bestami Kepekçi Ülkemizde 5393 sayılı Belediye Kanunu ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu olmak üzere kanunlar, belediyelere sosyal yardım ve sosyal hizmet alanında önemli yetki ve fonksiyonlar yükleyerek, Sosyal Belediyecilik hizmetlerini şart koşmuş, güvence altına almıştır. Kimsesizlerin, evsizlerin, sokak çocuklarının ve muhtaç kadınların barınma ihtiyaçlarından tutun da yaşlılara huzurevleri tesis etmek, kütüphane ve kültür merkezlerini mahallelere kadar […] Devamını oku
Obama’dan Mamdani’ye Uzanan Çizgi Yüklenme tarihi 20 Kasım 202520 Kasım 2025 Yükleyen Ali Bestami Kepekçi Batı’nın siyaset pratiğinde son yıllarda simgeler güçlendirilirken sistemsel yapının aynı kaldığı görülüyor. Obama döneminde umut veren söylemlere rağmen Ortadoğu’da ağır sonuçlar yaşandı. Bugün Zohran Mamdani’nin seçimi de “değişim” söylemiyle sunulsa da bunun gerçek bir dönüşüm mü yoksa yeni bir vitrin mi olduğu tartışılıyor. Asıl mesele, değişen kimliklerin ardında sistemin değişip değişmediği. Belki de tek yapılması gereken, bu tabloya bir de bu açıdan bakmak. Devamını oku
Amasız Fakatsız Birlik Yüklenme tarihi 19 Kasım 202519 Kasım 2025 Yükleyen Ali Bestami Kepekçi Amasız, fakatsız BİRLİK! Türkiye’nin dört bir yanında yaptığımız “Geleceği Savunmak” programları gösterdi ki; bağımlılık, sanal bahis, uyuşturucu ve dijital yozlaşma artık siyaset üstü bir mesele. Farklı görüşlerden insanlar aynı sahnede buluştu, toplumun ortak sesi yükseldi. Gençliği kaybetmeden geleceği savunmak zorundayız. Bu ülke ayrışarak değil, birlik olarak güçlenecek. Devamını oku
Küresel Sermaye ve Türkiye’nin Ekonomik Bağımlılığı Yüklenme tarihi 18 Kasım 202518 Kasım 2025 Yükleyen Ali Bestami Kepekçi Türkiye’de sermayenin son yıllarda hızlı biçimde el değiştirmesi, yalnızca zenginlerin isimlerinin değiştiği bir süreç değil; çok daha derin bir ekonomik dönüşümün işaretidir. Dünya genelinde servetin %38’inin en zengin %1’in elinde toplandığı bir dönemde, Türkiye de bu küresel sermaye yoğunlaşmasının etkisi altındadır. UBS, WID ve Oxfam gibi uluslararası kaynaklar; Türkiye’de hane halkı serveti erirken milyoner sayısının arttığını, servet Gini katsayısının ise 0,73 gibi yüksek bir eşitsizlik düzeyine ulaştığını gösteriyor. Bu tablo, Prof. Dr. Haydar Baş’ın yıllar önce dikkat çektiği “bağımlı büyüme” modelinin pratik karşılığıdır: Halk tabanı zayıflarken, küresel ağlarla bağlantılı küçük bir sermaye grubu büyüyor. Yazıda kullanılan ters üçgen–düz piramit karşılaştırması, mevcut model ile MEM’in sunduğu güçlü tabanlı ekonomik yapıyı karşılaştırmalı biçimde açıklıyor. Sonuç olarak, Türkiye’nin ihtiyacı sermaye düşmanlığı değil; sermayeyi ulusal refah üretir hâle getiren adalet merkezli yeni bir paradigma değişimidir. Devamını oku
Sermayenin Yeni Haritası Yüklenme tarihi 16 Kasım 202516 Kasım 2025 Yükleyen Ali Bestami Kepekçi Türkiye’de son yıllarda görünür siyasi tartışmaların gölgesinde, ekonominin derin katmanlarında çok daha kritik bir dönüşüm yaşanıyor: sermayenin hızla el değiştirmesi. World Inequality Database, Oxfam ve Credit Suisse gibi uluslararası kaynaklar Türkiye’nin dünya çapında en sert servet eşitsizliği yaşayan ülkelerden biri hâline geldiğini gösteriyor. Üst kesim zenginliğini artırırken, orta sınıf daralıyor; servet giderek daha dar bir çevrede yoğunlaşıyor. Nordic Monitor’ün analizleri ise yüksek gelir grubunda artan anonimleşme eğiliminin şeffaflık sorununa işaret ettiğini ortaya koyuyor. Bu tablo, yalnızca ekonomik değil; toplumsal güven, siyasal istikrar ve demokrasi açısından da alarm verici. Devamını oku
Türkiye Siyasetinde Yeni Dönem Yüklenme tarihi 15 Kasım 202515 Kasım 2025 Yükleyen Ali Bestami Kepekçi Türkiye’de siyaset artık tek merkezli bir güç yapısıyla açıklanamayacak kadar karmaşık bir hâle geldi. Görünen siyasi aktörlerin arkasında, birbirine temas eden çoklu güç odakları dengeleri belirliyor. Oligarşik yapının derinleştiği bu süreçte, kurumlara olan güven azalırken halk kendini karar süreçlerinin dışında hissediyor. Bu tablo, siyasette gerçek dönüşümün milleti merkeze alan şeffaf ve adil bir düzenle mümkün olabileceğini gösteriyor. Devamını oku
Türkiye Tek Adam Rejiminden Çok Adam Dönemine mi Geçti? Yüklenme tarihi 14 Kasım 202514 Kasım 2025 Yükleyen Ali Bestami Kepekçi Türkiye’de siyaset artık tek merkezden değil, çoklu güç odakları arasında yürüyen görünmez bir mücadeleyle şekilleniyor. Siyaset–yargı–sermaye eksenlerinde yaşanan yeniden yapılanma, toplumda derin bir güven krizini tetikliyor. Kurumlara güvenin dibe vurduğu, siyasetin yönünü kaybettiği bu dönemde en büyük ihtiyaç, milleti yeniden merkeze alan ve adaleti esas alan bir yönetim anlayışının inşasıdır. Çünkü hiçbir oligarşik yapı, milletle bağını kopardığında uzun süre ayakta kalamaz. Devamını oku
Tuz Koktu: Türkiye’de Güven Krizi Derinleşiyor Yüklenme tarihi 10 Kasım 202510 Kasım 2025 Yükleyen Ali Bestami Kepekçi Yazı, Türkiye’de siyasetten adalete, ekonomiden spora kadar her alanda yaşanan güven erozyonunu ele alıyor. Artık hiçbir olay toplumda kalıcı bir etki yaratmıyor; adalet duygusu, kurumlara güven ve toplumsal vicdan zedelenmiş durumda. “Tuz koktuğunda alt katmanlar da kokar” vurgusuyla, yukarıdaki çürümelerin halkın yaşamına nasıl yansıdığını anlatıyor. Çözüm olarak, sistemin değil vicdanın yeniden inşası öneriliyor. Devamını oku
Yönünü Kaybeden Siyaset Yüklenme tarihi 8 Kasım 20258 Kasım 2025 Yükleyen Ali Bestami Kepekçi Yazı, Türkiye’de siyasetin yönünü kaybettiği, kamplaşmanın düşünmeyi gölgelediği bir döneme girildiğini vurguluyor. Eskiden büyük yankı uyandıracak olayların artık toplumda tepki yaratmadığını; özellikle adalet sistemine ve devlet kurumlarına duyulan güvenin ciddi biçimde zedelendiğini dile getiriyor. ASAL ve Türkiye Raporu gibi araştırmalardan verilerle desteklenen yazı, bu güven erozyonunun yalnızca bugünü değil, ülkenin geleceğini de tehdit ettiğini belirtiyor. Ardından küresel siyasette artan merkezileşmeye, dış merkezlerden alınan meşruiyet arayışına ve “küresel vatandaşlık” adı altında ulusal kimliğin aşındırılmasına dikkat çekiyor. Yazı, “Ulusal egemenlik mi, küresel uyum mu?” sorusunu temel mesele olarak öne çıkarıyor. Devamını oku
Yerelde Sarsılan Dengeler Yüklenme tarihi 8 Kasım 20258 Kasım 2025 Yükleyen Ali Bestami Kepekçi Kilis’te üç CHP’li belediye meclis üyesinin istifası, sadece yerel bir gelişme değil, Türkiye genelinde yerel yönetimlerin yeniden şekillendiği sürecin küçük bir yansıması olarak değerlendirilebilir mi? Her ne kadar bazı çevreler bu durumu parti içi çekişme olarak yorumlasa da, yaşananlar “yerel yönetim sistemi değişikliğine zemin mi hazırlanıyor?” sorusunu yeniden gündeme taşıyor. Devamını oku
EastMed: Bir Enerji Hattından Fazlası Yüklenme tarihi 6 Kasım 20256 Kasım 2025 Yükleyen Ali Bestami Kepekçi EastMed boru hattı artık yalnızca bir enerji projesi değil, bölgesel egemenliğin yeni adı. ABD’nin doğrudan inşa etmek yerine yönlendirme stratejisiyle şekillenen bu hat, Türkiye’yi dışlayarak Akdeniz’in merkezinde yeni bir güç dengesi kuruyor. Ancak Türkiye’nin onayı olmadan bu hattın ilerlemesi coğrafi olarak mümkün değil. Mesele boru hattı değil, egemenlik hattıdır. Devamını oku
Kıbrıs: Hazar–Akdeniz Hattının Güney Ucu Yüklenme tarihi 6 Kasım 20256 Kasım 2025 Yükleyen Ali Bestami Kepekçi ABD’nin “Hazar’dan Akdeniz’e uzanan Türkiye–İsrail iş birliği” söylemi, yalnızca bir diplomatik öngörü değil; Türkiye’nin Doğu Akdeniz ve Kıbrıs hattında dış vesayet altına alınma riskinin açık göstergesi. Kıbrıs’ta federatif yapı yeniden gündeme gelirken, EastMed projesiyle Türkiye’nin Mavi Vatan doktrini sessizce daraltılıyor. Dünkü yazımızda Hazar merkezini ele almıştık; bugün Kıbrıs merkezinde tablo daha da net: Türkiye kendi haritasını mı çizecek, yoksa başkalarının kaleminden mi okuyacak? Yarınki yazımızda EastMed Projesi’ni tüm yönleriyle masaya yatıracağız. Devamını oku
Tom Barrack’ın Hazar–Akdeniz Çizgisi: Türkiye Haritasını Kim Çiziyor? Yüklenme tarihi 5 Kasım 20255 Kasım 2025 Yükleyen Ali Bestami Kepekçi ABD’nin Ankara Büyükelçisi Tom Barrack’ın “Hazar Denizi’nden Akdeniz’e Türkiye–İsrail iş birliği göreceksiniz” açıklaması, yalnızca bir öngörü değil; Türkiye’nin jeopolitik rotasının dışarıdan yeniden çizilmesi anlamına geliyor. Zengezur’dan Kıbrıs’a uzanan bu hatta ABD’nin kontrolü, Türkiye’nin özne olmaktan çıkıp araç hâline gelmesi riskini taşıyor. Tarih tekerrür ediyor: Bağdat Demiryolu nasıl Almanya’nın nüfuz hattı olduysa, bugün Zengezur da “Trump Koridoru”na dönüşme tehlikesiyle karşı karşıya. Devamını oku