6 Aralık 2024 Cuma

Kolesterol Seviyelerini Düzenlemek, Kanser Tedavisini İyileştirmenin Anahtarı Olabilir

Danimarka’da Aarhus Üniversitesi’nden bir araştırma ekibi, kanser tedavisini ve diğer bazı hastalıkların tedavisini iyileştirebilecek önemli bir keşifte bulundu. Araştırmaları, Nature Communications dergisinde yayınlandı. Araştırmacılar, mevcut tedavilerin daha etkili olmasına yardımcı olabilecek kolesterol seviyelerinin düzenlenmesinde yatan yeni bir mekanizma belirledi.

Araştırmanın başındaki isimlerden Profesör Martin Roelsgaard Jakobsen, bu keşfin kansere karşı mücadelede önemli bir bağışıklık yolunu düzenleyebileceğini belirtiyor. Araştırmacılar, bağışıklık sisteminin kanser hücrelerine karşı savunmasında önemli bir rol oynayan STING proteini üzerinde odaklandı. Kolesterol düzeylerini değiştirerek STING proteininin işlevini geliştirmeyi başardılar ve böylece vücudun kansere karşı doğal savunmasını güçlendirmenin yeni yollarını açtılar.

Jakobsen, etkili kanser tedavisinin, tümörde lokal bağışıklık aktivasyonunu tetikleyen ve sitotoksik T hücrelerini çeken tedavi stratejilerinin bir kombinasyonunu gerektirdiğini belirtiyor. STING proteini üzerinde yapılan bu keşfin, kanser tedavisi için yeni fırsatlar sunabileceğini vurguluyor.

STING Proteini neden önemlidir?

Hepinizin bildiği gibi; bağışıklık sistemi, karmaşık hücre yapılarından oluşur ve enfeksiyonlara ve hastalıklara karşı koruma sağlar. Bu sistem, virüslerden parazitik solucanlara kadar birçok patojeni tespit edebilir ve sağlıklı hücrelerle patojenleri veya hasarlı hücreleri ayırt edebilir.

İşte tem bu noktada STING proteini bağışıklık sisteminin önemli öğelerinden birisi. Bu protein aktive olduğunda, T hücrelerini kanser hücrelerini tanımaya ve yok etmeye yönlendirir.

Daha önceki yıllarda yapılan araştırmalarda, hücre içindeki endoplazmik retikulum adlı organelde bulunan STING reseptörünün, patojen ve normal DNA arasındaki farkı ayırt eden bağışıklık sisteminde önemli bir rol oynadığı gösterilmiş idi. Hatta bu reseptörü aktive eden amidobenzimidazole adlı bir ilaç grubu bile tasarlanmış idi.

Dolayısıyla STING proteini etkileyecek ilaçlar geliştirmek bir süredir bilim insanlarının gündeminde olan bir konu. STING yolu aktivatörleri ile tümörde bulunan antijenlere karşı bir bağışıklık yanıtını uyarmak ana amaç. Eğer bu konuda başarı sağlanırsa kansere karşı bağışıklık kazanılmış olacak.  

Şimdi de bizim gündeme taşıdığımız çalışmada; Araştırmacılar, farklı alanlardan uzmanları bir araya getirerek bu keşfi gerçekleştirdiklerini ve iş birliğinin kansere karşı daha etkili bir mücadele için benzersiz bir anlayış sağladığını belirtiyorlar. Bu keşfin, kanser tedavisine yeni kapılar açmakla kalmayıp, aynı zamanda diğer hastalıkların tedavisinde de rol oynayabileceği düşünülüyor.

Bu keşfin elde edildiği çalışmanın özetinde şu ifadelere yer verilmiş:

Çalışma özeti:

“cGAS-STING yolu, vücudumuzun kanserle savaşmasında önemli bir rol oynar. Bu yol, tümör mikro ortamını değiştirerek ve bağışıklık sisteminin anti-tümör tepkilerini başlatarak çalışır. STING’in aktive olmasıyla, hücre içinde bazı değişiklikler olur ve bağışıklık sistemi güçlenir. Yaptığımız araştırmada, bu aktive olma sürecinde kolesterol seviyelerinin düştüğünü bulduk. Bu düşüş, STING’in daha etkili bir şekilde çalışmasını sağlar. Kolesterol seviyelerini düşürmek, kanser tedavisinde STING yolu kullanılarak yapılan immunoterapinin etkisini artırabilir. Özetle, hücre içindeki kolesterol seviyelerinin düşmesi, STING yolu aracılığıyla kansere karşı savaşmamıza yardımcı olabilir ve kanser tedavisinde yeni bir yaklaşım sağlayabilir.”

Sonuç olarak, kolesterol seviyelerinin düzenlenmesinin kanser tedavisi üzerindeki olumlu etkisi, gelecekte daha etkili ve kişiye özel tedavi yaklaşımlarının geliştirilmesine yardımcı olabilir. Araştırmacılar, bu mekanizmanın diğer hastalıkların tedavisinde de kullanılmasını umut ediyor.

Ve tabii ki önemli olan mesajımız; obezite ya da kolesterol yüksekliği ile kanser ilişkisi. Obezite ile meme kanseri arasındaki bağlantı belirlenmiş olup, yüksek kolesterol seviyelerinin meme kanseri riskini arttırdığı zaten birçok çalışmada gözlemlenmiştir. Kanser hücrelerinin kendilerinin kolesterol üretebildiği ya da karaciğerde sentezlenen kolesterolü alarak büyümelerini hızlandırabilecekleri de gösterilmiştir.

Bu durum, kolesterolün kanser gelişiminde önemli bir rol oynadığını göstermektedir.

Kaynak: 

Zhang, B. C., Laursen, M. F., Hu, L., Hazrati, H., Narita, R., Jensen, L. S., … & Jakobsen, M. R. (2024). Cholesterol-binding motifs in STING that control endoplasmic reticulum retention mediate anti-tumoral activity of cholesterol-lowering compounds. Nature Communications15(1), 2760.

     
   

Aarhus Üniversitesi

Benzer Yazılar
0 0 votes
Article Rating
Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Oldest
Newest Most Voted
Inline Feedbacks
View all comments
Doç. Dr. Ali Bestami Kepekçi