LİHYE-İ ÅžERİF VE HATIRLATTIKLARI Yüklenme tarihi 26 Ekim 2015 Yükleyen Ali Bestami Kepekçi KilisÂ’de Ramazan deyince ilk aklıma gelen hep mübarek Kadir gecesinde veya son sahurdan sonra Lihye-i Åžerif ziyareti olmuÅŸtur. Küçüklüğümden aklımda kalan birçok ramazan hatırasından en önde olan hiç şüphesiz, Ulu Cami-i ‘nde her sene ramazanda yaptığımız Lihye-i Åžerif ziyarteleridir. KilisÂ’imizde bulunan bazı camilerde, Peygamber Efendimizin (S.A.V.) mübarek Lihye-i Åžerifleri (Sakal-ı Åžerif) caminin en güzel yerinde muhafaza edilir. Mübarek gün ve gecelerde ise Sakal-ı Åžerif halkın ziyaretine açılır; yakından görmeleri saÄŸlanır. Son yıllarda İstanbulÂ’da yaÅŸadığımız için bu muhabbetten uzak kaldık. O eski yıllarda Ulu Camiinde cami imam hatibi Mehmet Hocanın salâvatlarla, tekbirlerle Lihye-i ÅžerifÂ’i korunduÄŸu dolaptan indirmesi hiç gözümün önünden gitmiyor. O sırada Peygamber Efendimiz için getirilen Salâvat-ı Åžerifeler adeta tüm ÅŸehri inletirdi. 7Â’den 70Â’e herkesin gözlerinden yaÅŸlar akardı. Allah’ım ne muhabbetti. Sakal-ı ÅžerifÂ’in yerinden indirilmesi; sandukanın sarıldığı bezlerin açılması sırasında hep bir ağızdan söylenen, tekbirler ve salâvatlar. Daha sonra sıra ile ziyaret edip; salâvatlar eÅŸliÄŸinde teker teker saygıyla, sevgiyle ve görülmeye deÄŸer bir hürmetle, iki cam ÅŸiÅŸe içerisinde muhafaza edilen Peygamberimizin (S.A.V.) Sakal-ı Åžerifini öpmek, koklamak. Hem de büyük- küçük, yaÅŸlı-çocuk, amir-memur, kadın-erkek demeden. İnan edin her Ramazan, o günler gözümün önünde yine canlanır. YaÅŸanan bu güzel anlar, Kilislinin, Peygamber Efendimiz Hz. MuhammedÂ’e (S.A.V) beslediÄŸi derin sevgi ve saygının en güzel örneÄŸidir. Peygamberimizin Hadis-i Åžeriflerinin ve yaÅŸantısının tek tek terk edildiÄŸi günümüzde; OÂ’ndan bir parçaya gösterilen saygı, hürmet, çocukluÄŸumda beni çok etkilemiÅŸtir. Allah büyüklerimizden razı olsun. Bize küçük yaÅŸlarda bu duyguları yaÅŸatarak; Peygamber Sevgisinin bizlere yerleÅŸmesini saÄŸladılar. Biz millet olarak zaten Peygamber aşığıyızdır. Öyle ki; askerimize, Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)Â’in adını Mehmetçik olarak veren yüce bir milletiz. Bu sevgi örneÄŸine bir baÅŸka millette rastlamak mümkün deÄŸildir. Bugün yüce milletimizi iÅŸte bu inançtan, bu rütbeden ve bu peygamber sevdasından kopartmak isteyenlerin olduÄŸu bir gerçektir. Askerimize Mehmetçik denmesi; aslında millet olarak ÅŸehadet mertebesine ulaÅŸmanın ne büyük bir mertebe olduÄŸu inancındandır. Ve bu mertebeye aday askerlerimize milletimizce Mehmetçik denmiÅŸtir. Ve ÅŸu unutulmalıdır ki; aslında bizi biz yapan; iÅŸte bu ruhun ta kendisidir. ÇanakkaleÂ’de türk, kürt, çerkes, boÅŸnak, arap demeden bu milletin omuz omuza vatan mücadelesi vermesi; yan yana ÅŸehit olmasını saÄŸlayan bu ruhtur; Peygamber sevdasıdır. Åžunu çok net görmeliyiz ki; Prof. Dr. Haydar BaÅŸ beyin veciz ifadesiyle “ Dini birliÄŸimiz Milli bütünlüğümüzdür”. Bunu çok iyi bilenler; hadis-i ÅŸerifleri; peygamberimizin yaÅŸantısını sulandırarak; bu hadis-i ÅŸerif sahihtir-sahih deÄŸildir, vardır-yoktur diyerek; adeta milletimizle Peygamberimiz Hz. Muhammed(s.a.v.) arasına girmeye çalışmaktadır. Burada esas hedeflenen, Milli birlik ve beraberliÄŸimizdir. Bu din simsarları vatanımıza, bayrağımıza, devletimize, namusumuza ve tüm yeraltı ve yerüstü kaynaklarımıza göz dikenlerin ülkemizdeki piyonlarıdır. Bakınız Mustafa Kemal Atatürk Çanakkale Savaşında bu duygunun, bu ruhun savaÅŸ meydanına yansımasını nasıl anlatıyor: “Karşılıklı siperler arasında uzaklık 8m. yani ölüm kaçınılmaz. Birinci siperdekiler hiç kurtulma ümidi olmadan ÅŸehit düşüyor. İkinci siperdekiler öleni görüyor, üç dakikaya kadar öleceÄŸini biliyor, ama hiç tereddüt göstermeden “Kelime-i Åžehadet”i getirerek öne atılıyorlar. Bu olay, Türk askerlerindeki ruh kuvvetini gösteren takdire ÅŸayan bir örnektir. Eminim ki, Çanakkale SavaÅŸlarını kazanan da bu ruhtur”.  Ne mutlu Hz. Muhammed(s.a.v.) sevdalılarına; Ne mutlu Çanakkaledeki o ruhu taşıyabilenlere.  Selat ve Selam Allah Resulü (sav)’nün üzerine olsun….  Dr. Ali Bestami Kepekçi / 17/09/2008 Benzer Yazılar Kırlangıcın hikayesi Yankı Gece ile Gündüzü Nasıl Ayırt Ederiz? Oruçla? HEMEN PAYLAÅžFacebookPinterestTwitterLinkedinEmailWhatsapp